İşte benim hayatımdan kesitler ;şizofren anne ve kızı

Bir önceki postumda bakmak isterseniz tık tık  kendi hayatımı anlatan bir post yazıcağımı söylemiştim.
Ama söylemesi kolay neresinden başlanır, nasıl anlatılır ?
aslında blogumda hiç acı ve hüzün içeren içerik olmamasına özen gösterme kararı almıştım blogumu ilk açarken ama hüzün benim göbek adım olunca bahsi geçmedende olmuyor demekki;
ben ilk acıyla 6 aylık bir bebekken tanışmışım hiç hatırlamasamda 6 aylıkken babamı kaybetmişim bir iş kazası sonucu:((
ogünden sonra hayatımız iki kişilik bir roman gibi yazılmaya başlamış romanın adı :şizofren anne ve kızı
annem babamı kaybedince ruhsal olarak çökmüş tabikiii doğal olarak kimsenin sahiplenmeyip ilgilenmediği canım annemin hastalığı gün geçtikçe ilerleyip şizofren oluvermiş.
şizofren oluvermiş demek okadar kolayki ancak yaşamak hiç öyle değil.
annem bir daha asla evlenmedi şizofrendi ama oda bir kadındı sonuçta tüm hayatını bana bende o küçücük yüreğimi,toz pembe hayallerimi ona adamıştım.
İşte asıl annemin hastalığını anlatmamdaki neden 15 yaşında neden evlendirildiğim sorusunun birinci ve tek cevabıydı.
Annem rahatsız olduğu için dayılarımın sözde bana bişey olacak başıma kötü bir hal gelecek korkusu ile evlendirilmek istenmiştim. Tamda anadolu lisesi sınavlarını il birincisi olarak kazanmışken:((
yapılırmıydı bu bana okadar oturmuştuki içime hala kabuk bağlamamış bir yaradır içimde okumak isterken okulundan koparılmış hayatın kollarına bir eş,bir anne sıfatı yüklenerek atılmıştım.Her nekadar olmaz dediysemde sesimi aileden hiç kimseye duyuramadım velakin istedikleri oldu 15 yaşında evlendim görücü usulü!!!
fakat rabbim öyle bir insanı çıkarmıştıki karşıma tüm bu olumsuzlukların içinde kapkaranlık dünyama ışık olmuştu sanki eşim Erol .
o kadar sevdim okadar aşık oldumki onun karakterine beni sahiplenmesine şimdi iyikide evlendirmişler diye nerdeyse dua edesim var onlara
canım benim eşim(erol)her şeyim oldu benim annem,babam,kardeşim,amcam,dayım,arkadaşım,sevgilim kısacası tüm hayatım .
16 yaşında aldım kucağıma ilk çocuğumu (zeynep nur) kızımı
nasıl annelik yapardım,zaten ben çocuktum hep bunları düşünerek geçti 9 ay hamilelik süreci korkularım,kabuslarım kızımı kucağıma alınca son buldu okadar kutsal bir duyguyduki annelik kızımı kucağıma aldığım ilk andan beri sanki yaşım 30 olmuş öyle bir olgunlukla sahiplenmiştimki anlatamam sizlere.....
ŞİMDİ 4 ÇOCUK ANNESİ 32 YAŞINDA EŞİNİ VE ÇOCUKLARI TARİFİ İMKANSIZ BİR SEVGİYLE SEVEN ÖLÜMÜNE BAĞLI BİR EŞ,BİR ANNE OLARAK KARŞINIZDAYIM İŞTE....
ilerleyen günlerde beki neden 4 çocuk sorusunun cevabını vermek üzere bir yazı daha hazırlıycam umarım takipte kalırsınız sevgiler.....

Evime Yeni Cicilerr:))))))

Geçenlerde canım sıkıldı  aldım çocukları da şöyle bi gezelim,tozalım hava alalım dedik,

zaten dün de bebek görmeye gitmiştik ondan da ayrı bir postla bahsedeceğim tabiki...

ancak yeni cicilerimi hemen zaman kaybetmeden paylaşmak istedim yoksa çatlarım alimallah heheheh

gez gez öldük ayaklarımız su topladı desem yeridir sabah 11 akşam 5.30 eve dönüş saatimiz yorulduk ama değdi çocuklarımla vakit geçirmeyi seviyorum .

Çünkü ben çok genç yaşta anne oldum 16 yaşındaydım ilk kızımı kucağıma aldığımda onlarla birlikte büyüdüm .Çok zorlandım ama rabbim yardım etti büyüdüler işte şimdi ben 32 ,kızım 16 yaşında arkadaş gibi geçinip gidiyoruz :)))

niye bu kadar erken diye sorduğunuzu duyar gibi oluyorum onunda ayrı bir postu gelecek inşallah kendi hayatımı anlatan!

takipte kalın :)))))

şimdi gelelim mumluklarımıza aslında ben bu mumlukların fıstık yeşil rengini gördüm mükaş'ta ancak benim evimin rengiyle uyumlu olmadığı için alamadım aradım durdum bordo rengini(aslında bordo renk resimde kırmızı çıkmış)sonunda İstanbul avm de buldum geçenlerde kaaçırırmıyım hemen aldım.niye bu bordo kırmızı manyaklığı derseniz işte evimden bazı kareler sanırım resimler yeterince açıklayıcı olacaktır.

bu günlük bu kadar görüşmek üzere sevgiyle kalın......

Çocuğunuz Varsa; Dikkat!!!! Patlak Top çıkabilir !!

Dün sinirlerimin tavan yaptığı,sabır haznemin taban yaptığı bir anın görüntüsüne şahit olacaksınız

 aşağıdaki fotoda.

Eğer çocuğunuz varsa evde her an her şey olmaya müsaittir.Aşağıda gördüğünüz foto oğlum Efe'nin şaheseridir  efendim;

Sizlerde de zaman zaman böyle şeyler oluyormu ? yoksa efe beni delirtmek için kastenmi böyle davranıyor bilemedim.

Zaten Efe'nin yüzünden misafir çatal,bıçak,kaşık takımım asla mutfağa gelemiyor salonda pinekler vaziyette takımlarım.Günlük kullandığım kaçık çekmeceminde son durumu  bu!
dün bu görüntüyü görünce çileden çıktığımı anlayan Efe;napıyım anne ortada bıraksam  atardınnn!!!deyipte bana koşarak sarılınca cinnet geçirmiş halimden eser bile kalmadı.
annelik işte böyle bişey eğer bunu başkasının çocuğu yapsa biz annelerin tepkisi ne olurdu acaba???
Ama efe her ne kadar çok da yaramaz olsan zaman zaman beni delirtsende iyiki varsın yavrum seni çok seviyorum.            HOŞÇAKALIN........

Hımmmm!!! Meleklerin Fısıltısı !!!!!!!!!!

Bir kaç gündür çok fazla bir kırgınlık,halsizlik ve bitkinlik var bende.İki gündür kös kös oturuyorum evde canım hiç bişey yapmak istemiyor.Ama alışmışım bişeyler yapmadanda duramam bende geçenlerde alıp daha okumaya fırsat bulamadığım kitabımı okudum ve bititirdim sonunda .Evde oturmam işe yaradı sanki hehehehe

gelelim kitabımıza..

  Meleklerin Fısıltısı bu kitabı ilk alıp okumamdaki neden  ilk önce ismi cazip geldi bana birde yazarın ilk eseri olması destek amaçlı falan.

Aslında giriş bölümü çok güzel ve sürükleyici ama daha sonraları biraz sıkmaya başladı sanki ancak tam sıkıldım amannn dediğiniz anda yeniden bir heyecan katmayı başarabilmiş genç yazar:))

kitabın ana konusu;Doğa üstü güçleri olan bir türk'ün yani Fırat'ın olağanüstü yeteneği ve başından geçen enteresan olaylar anlatılıyor.

Üniversite hocası Hakan beyin Gizemli cinayeti bu cinayetin Fırat'ın üzerine yıkılması ve tam o sırada Fıransız bir bayan bakan tarafından Fırat'ın yurt dışına kaçırılmasını konu alıyor.

Aslında herkesin okuyacağı türden bir kitap değil sanırım, malum kitap okumak ,okurken zevk  almak çok göreceli bir kavram .

Ancak macera ve fantastizim den hoşlanıyorsanız size göre bir kitap diyebilirim.

Neyse canlar bu günlük bu kadar ben kaçar.....

sevgiler .....

DİN DAN DON!!! SÜRPRİZ BİR KARGO PAKETİ DAHAA!!!!!!!!!!!

Hepinize merhaba blog dostları :)))

Bu gün sürpriz bir kargo paketi daha aldım,sürpriz diyorum çünkü;aslında doğadan zaman zaman, yeni bir ürünü çıktığı anda aklına estikçe yapar böyle jestler......

Ama günü ve zamanı hiççç belli olmaz ,olmasında zaten seviyorum ben böyle sürprizleri:)))

Eeee  şimdi bu doğadan yeşil çayın yeni bir çeşidi olan CHAİ (baharat karışımı )yi sizlere takdim etmek istiyorum.
doğadan yeşil çay chai içerisindeki baharatların antimikrobiyal etkisi ve canlandırıcı desteğiyle zinde kalmaya yardımcı oluyor.
Özelliklede baharatların kokusu ve tadı mükemmel .Denemediyseniz hiç durmayın ben yeşil çayın şimdiye kadar tüm çeşitlerini denedim sanırım bu chai vazgeçilmezim olacak!
Şık çanta içerisinde gönderdiği doğadan  yeşil çay için doğadan ekibine  çok tesekkür ediyorum.
Özelliklede Doğadan Gıda Ürünleri San. ve Paz. A.Ş Halkla işler sorumlusu Tuğba Özbakır Hanım Efendiye
Sizlerde denemek ,doğadan ailesiyle tanışmak isterseniz yukardaki linke tıklaya bilirsiniz.
Tekrar teşekkürler DOĞADAN Ekibi.

NİŞANA DİYE GİDİP ACİLDE SABAHLAYAN ZAVALLI BEN

Nişanımız vardı diye bahsetmiştim dün twitter-  facebook sayfamda ,

nişan eşimin kuzeni Burcu'cuğumundu canım benim binbir hevesle gittim nişana ama;

biraz oturduktan sonra çok şiddetli bir sancı ve ağrıyla boğuşmak zorunda kaldım aslında dünlük bişey değildi bir kaç gündür ara ara beni ziyaret eden ağrılarım dün akşam tam anlamıyla esir aldı diyebilirim.

değerli belediye başkanımız sayın Doğan Ürgüp 'te(ok işaretiyle gösterdim) nişanımızı onurlandırmıştı.

Ancak rahatsız olduğum için yerimden bile kalkamadım tek kare fotoğrafta bulunumadım.

 Neyse kısmetdiyelim artık acilen hastaneye gittim serum ve ağrı kesicilerden sonra şimdi nispeten daha iyyim.Çok şükür.
FOTOĞRAFLARIN KALİTESİ BİRAZ DÜŞÜK ÇÜNKÜ KIZIM ÇEKTİ FOTOLARI MALUM BEN OTURDUĞUM YERDEN KALKAMADIM ÖLE OTURDUM UN ÇUVALI GİBİ......

 Uzun lafın kısası diyelim ve canım burcuma ömür boyu mutluluklar dileyelim birlikte.....
hadi bakalım 1-2-3 deyince hep bir ağızdan

                                              MUTLULUKLAR CANIM BENİM

 Ok işaretiyle gösterdiğim belediye başkanımızın değerli eşi

ÇOCUKLARIMLA PARK SEFASI !!!



 Benim küçük oğlum Efe çok acayip yaramaz zeki ve tarif edilemez bir çocuk die kestirip atayım bari ;Aslında bu özellikler bir benim oğlumla sınırlı değil zamane çocukları böyle fena bişey oluyorlar işte!

          Dün efe parka gidelim die tutturunca rahatsız olmamama rağmen gittik onlar oynadı eğlendi bende miss gibi temiz havamı ,oksijenimi aldım eve dönmek için yola koyulduk.

          Bi baktık sabahki güzel havadan eser yok tam eve girdik yağmur bastırdı ,ıslanmadan yırttık bu defa allah muhafaza sıçana dönebilirdik hihih.

Yağmurun ardından çıkan gök kuşağı bayılıyorum bu manzaraya hemen resimlemek istedim.

Muhtesem bi görüntü değilmi helede buram buram kokan toprak kokusu ohhhhhhh

sizde çekin içinize olurmu

                                            sevgiler......

ŞIK KARGO PAKETİ???

Dün akşam geç saatte kapı çaldı ayyyy yüreğim ağzıma geldi oldu bitti gece geç saatte çalan kapı ve telefon zillerinden hep ürkerim sanki kötü bir haberin çanları gibidir benim için .
Ölüm ,hastalık vs....(Allah korusun AMİN)

Ürkek birtavırla açtım kapıyı çok şükür karşı komşum ,dün biz evde yokken (çanakkale müzesi gezisi için gitmiştik hani dün bahsetmiştim)kargo gelip bu şık paketi bırakmış.
Paket nerdenmi hemen söylüyorum DENEDİMBİLİYORUM 'dan
Tesekkürler denedimbiliyorum.com şık paket için ayrıca tesekkürler sizlerde yukardaki bağlantıya üye olup yeni ürünler deneyip ,deneyimlerinizi paylaşıp sürpriz hediyeler kazanabilirsiniz,
hadi bakalım hepinize günaydınlar ve iyi pazarlar .
HOŞÇAKALIN,SEVGİLER....

ÇANAKKALE'DEN ESİNTİLER!!!!!!

 Bu gün çanakkele gezici müzesi Sivas'taydı .Mutlaka gitmeliydim,görmeliydim bu eşsiz buram buram tarih kokan geçmişimizi,İnanın ne yazacağımı neler söyleyeceğimi bilemez durumdayım.
Çok etkilendim,büyülendim
AHH AHHH aslında gidip yerinde gezip görmek vardıya Çanakkale'yi
inşallah bir gün oda olur .
Bol bol resim çekmeye sizleride tarihin tozlu sayfalarında gezintiye çıkarmaya çalıştım .

Çanakkale hüznün,mutluluğun,gururun şehri ne denirki senin için şimdiye kadar söylenebilecek tüm sözler söylendi bence .......

Sözler boğazıma düğümlendi benden bu kadar resimlerle baş başa bırakıyorum sizleri

tekrar görüşünceye kadar hoşçakalın ....

TÖRE ESARETİNDE ASK ????????

      Şimdilerde Dilek Ejder'in bu kitabını okumakla pek bi meşkulüm .
Çünkü acayip güzel,enteresan ve sürükleyici bir roman .
Enteresan dedim çünkü bizlere bizim yaşayışımıza göre enteresan
yoksa doğuda bu töre adı verilen ejderha onlara hiçte yabancı değil.

       Okurken tüğlerim ürperiyor,gözlerim doluyor ve
kelimeler zaman zaman boğazıma düğümleniyor.İnsan gerçekten berdel varmı ?
böle mi?yaşıyor kadınlar,kızlar diye kendine sormadan edemiyor.
   Keşke birileri çıkıp yok böle hayatlar ,bunlar bir romandan,bir hikayeden ve öyküden ibaret diyebilse.....
  KEŞKE,KEŞKE...............    
Tekrar görüşünceye kadar sevgilerle......

HAYAT GÖK KUŞAĞININ RENKLERİNDE SAKLI SANKİ

Hayat kimileri için toz pembe,hep uçuk tonların yer aldığı lay laylomlarla dolu bir komposizyon sanki....

Hayat gerçekten böylemi ?yoksa benden hep sakladımı pembelerini...

Yada sadece azcık ucundan kıyısındanmı gösterdi uçuk kaçık renklerini.....

Bazen düşünüyorumda aslında hayat rengarenk bir gök kuşağı sanki ,

Her rengi barındırıyor içinde...

Kimi zaman nasibine hangi renk düşerse o rengi alıyor insan,

Ama bazende inatla istiyor beğendiği rengi,azimle tırnaklarıyla kazıyarak ulaşmak istiyor o anda yüreğine Dokunmasını istediği rengi YADA RENKLERİ.....

OKUMA BAYRAMI

Dört çocuğumun en sonuncusu EFE en küçük olanı evime doğan en son güneş,Güneşim gün geçtikçe büyüyor ve hanemizi bir o kadarda çok ısıtıyor.

çocuklarım ve eşim benim hayattaki tek yaşama sebebim belkide pek çoğunuz için öle...

Bazen çok kızıp,sinirlensemde onlarsız bir hayat düşünemiyorum

Yüce rabbim düşünmek ve yaşamak zorunda bırakmasın inşallah .

Oğluşum yedi yaşında ve birinci sınıfa başladı tüm sınıf olarak okumayı söktüler ve bir okuma bayramı düzenlendi okullarında bende içimdeki bu gurur ve sevgi dolup taşıran duygularımı sizlerle paylaşmak istedim .

Bir daha ki postumuza kadar hoşça bakın zatınıza efendim sevgiler.......

Bu günki ruh halim bu!!!!!!!!!

Tarlada ekinim var deme,ambara girmeyince.
Hayırlı evladım var deme,el koynuna girmeyince.
Sakin dostum var deme, başına bir şey gelmeyince.
Vefakar karım var deme,yok günü görmeyince.
Ağustosta ekilen darıdan,bal vermeyen arıdan.
Kocasından sonra kalkan karıdan
Haram kazanılan paradan,
Kimseye hayır gelmez.
Zengini fakir eden ,hayırsız evlat.
Memuru,tüccarı fakir eden ,süslü avrat.
... Fakiri fakir bırakan kuru inat.
Acıma acınacak hale gelirsin.
İşinin başına geç bu gününü ararsın.

BLOGUM OLMADAN ASLA

İçimizden geldiği gibi biraz ondan biraz bundan biraz şundan doğal olan her şeyde buluşalım.
Uzunca bir zaman bloguma küsüp,onu terkettikten sonra daha fazla dayanamayıp suçlu suçlu,süt dökmüş kedi gibi tuttum yeni blogumun yolunu ;

Anladımki blogum olmadan olmuyomuş bikez daha,bikez daha bir daha asla unutmamak üzere anladım